Sultan II.Rükneddin Süleyman Şah zamanında, Kayserili Hacı Ali Şir Bin Hüseyin tarafından yaptırılmış olan Tekgöz Köprüsü, Kayseri’nin 30 km kuzey batısında olup, Kızılırmak Nehri üzerindedir. Eskiden Kırşehir–Kayseri arasında ulaşımı sağlamakta kullanılan 120 metre uzunluğundaki köprü, yeni yolun yapılması ile atıl duruma düşmüştür. Restore edilen Tekgöz Köprüsü, Kızılırmak üzerindeki güzelliğini korumaktadır.
Tekgöz Köprüsü, Sultan II.Rükneddin Süleyman Şah zamanında, H.599/1202-1203 yılında Kayserili Hacı Ali Şir Bin Hüseyin tarafından yaptırılmıştır. 120 metre uzunluğundaki köprünün iki kemeri arasında kalın bir sülüs yazı ile yazılmış kitabesi bulunmaktadır. Bu kitabede şu ifadeler geçmektedir:
“Bu köprüyü fetihler sahibi, İslam ve Müslümanları şereflendiren, din ve dünyanın dayanağı Düşmanlarını kahreden, Kılıcarslan oğlu Süleyman zamanında Emir-ül Müminine yardım eden, Kayserili Hüseyin oğlu Allah’ın rahmetine muhtaç. Bedreddin Hacı Alişir H/599 (M/l 203) yılında (inşa etti)”
Halil Edhem, “Kayseri Şehri” adlı eserinde, köprüyü yaptıran Hüseyin oğlu Ali Şir hakkında hiç bir bilgi bulamadığından; ancak bu kişinin Rükneddin Süleyman Şah’ın emirlerinden biri olabileceğinden bahsetmektedir.
Evliya Çelebi’nin kaleminden Tekgöz Köprüsü
Evliya Çelebi Tekgöz Köprüsü’nden bahsederken, “Şehrin canibi garbisinde bir saat mesafede, Kızılırmak Nehri üzerinde, iki kaya arasında inşa edilmiş bir göz köprü namı ile bibedel bir cisr ail vardır ki Sultan Süleyman asrında Koca Mimar Sinan binasıdır. Üstadı Mimar Ömer keranemayesinin nice senelerini geçirip ve var kudretini sarf edip kavs-u kuzey misali bedel bir kantara bina etmiş ki, gören seyyah biihtiyar ve valih-i sergedar olarak üstadına tahsini han olur” demektedir. Belli ki, Evliya Çelebi kitabeyi incelerken, oradaki “Süleyman” ismini, Kanuni Sultan Süleyman’a mal etmiş olmalıdır.
Kızılırmak üzerinde bulunan köprü, kesme taştan 27 metre çapında ve 18 metre yüksekliğinde büyük kemer ile 11.5 metre çapında ve 7.5 metre yüksekliğinde daha küçük bir kemerden meydana gelmiştir. Bu büyük kemerden dolayı halk arasında” Tekgöz” ve “Yalnızgöz” ismi ile anılmıştır.